Dosya

“HDP’ye hangi diyet ödenecek?”

2019 yerel seçimleri çok konuşulacak sonuçlar doğurdu. İstanbul’da tekrar sayımlar devam ederken Ankara uzun dönem sonra AK Parti’nin elinden çıktı. Birkaç büyükşehir belediyesinde de aynı şey yaşandı. Haliyle projeksiyonlar AK Parti ve Cumhur İttifakı’na çevrildi. 17 yıllık AK Parti iktidarı, İstanbul’daki 25 yıllık belediyecilik geleneği nereye geldi? Teşkilat sorunu mu var? Seçime etki eden faktörler […]

2019 yerel seçimleri çok konuşulacak sonuçlar doğurdu. İstanbul’da tekrar sayımlar devam ederken Ankara uzun dönem sonra AK Parti’nin elinden çıktı. Birkaç büyükşehir belediyesinde de aynı şey yaşandı.

Haliyle projeksiyonlar AK Parti ve Cumhur İttifakı’na çevrildi.

17 yıllık AK Parti iktidarı, İstanbul’daki 25 yıllık belediyecilik geleneği nereye geldi?

Teşkilat sorunu mu var?

Seçime etki eden faktörler neler?

Bu soruları ve daha fazlasını,
AK Parti hareket ve geleneğini çok yakından tanıyan isimlere sorduk.

İyi (Mücerret) okumalar…

Teşkilat geleneğinden gelen AK Parti’de özellikle İstanbul’da ciddi bir refleks ve kültürel kayıp mı var?

GENÇ EKİP BAZI SÜREÇLERİ YÖNETEMEDİ

Ayşe Böhürler (AK Parti kurucusu-yazar)

Ekipler yenilendi, daha genç ekipler yönetimde. Bunun hem avantajları hem de dezavantajları var. Yeni ekip daha hırslı, kendisini ispat etmek istiyor lakin tecrübesiz. AK Parti, Türkiye’yi böyle bulmadı, dipten çıkarttı, bu seviyeye getirdi. Hem de büyük bir mücadeleyle, hoşgörüyle, sabırla, insanları tek tek kazanarak yaptı. Genç ekip bu kazanımların üzerine bir şey koyacak bir süreç yönetemedi henüz. Diğer taraftan gençlerin avantajları da var elbette. Dijital dünyayı daha hızlı kavrıyorlar. Dinamikler, dünyayı iyi takip ediyorlar ancak henüz mesaj içerikleri kendi tecrübelerinden gelmiyor. Biraz zaman vermek gerekir.

TEŞKİLATTA KÖKLÜ REVİZYON KAÇINILMAZ

Resul Tosun (AK Parti eski milletvekili-yazar)

Yapılan itirazlardan, sandık başındaki müşahitlerin ve sandık kurullarındaki parti temsilcilerinin görevlerini yapmadıkları anlaşılıyor. Bu ihmalkarlık elbette il ve ilçe teşkilatlarının konuyu gereği gibi ciddiye almadıklarının da bir göstergesidir. İlleri bu konuda uyarmadığı, uyarmış olsa bile takip etmediği için genel merkezdeki sorumlulara kadar uzanır mesele. Parti teşkilatının köklü bir revizyona uğraması kaçınılmazdır!

SEÇİMLERİ LİDERİN KAZANMASI TEŞKİLATI ETKİLEDİ

İhsan Aktaş (GENAR genel müdürü)

AK Parti hem Refah Partisi’nden kalma örgütlü siyaseti hem de iletişimi kullanabilen olağanüstü yetenekle 17 yıldır varlığını korumuş ve güçlendirmiştir.  Süreç içerisindeki tüm seçimlerde Recep Tayyip Erdoğan’ın yüksek derecede rol alması ve başarılı olması, görünürde herkesi başarılı gibi göstermiştir. Fakat sürekli lider üzerinden seçimlerin kazanılması, geri planda teşkilatları zayıflatmış ve vatandaş ve teşkilat arasındaki networkün zayıflamasına neden olmuştur. Bu durum, büyük bir problemlerin ortaya çıkışına kadar fark edilmemiştir.

Vakıa şu ki, tüm seçimlerin lider üzerinden kazanılması, liderle halk arasındaki bağı saklı tutsa da AK Parti teşkilatı ve vatandaş arasındaki networkü zayıflatmıştır.

 “AK Parti-MHP ittifakı Ankara ve İstanbul’u verdi” yorumuna katılır mısınız?

Ayşe Böhürler (AK Parti kurucusu-yazar)

Katılmam, yanlış bulurum.

Resul Tosun (AK Parti eski milletvekili-yazar)

Belki etkisi vardır. Çünkü partilerin toplamı matematikte olduğu gibi iki kere iki dört etmeyebiliyor. İyi bir birliktelikte beş de edebilir, sıradan birliktelikte 3 de edebilir!

İstanbul’da değil ama Ankara’da MHP tabanından Yavaş’a oy gitmesi muhtemeldir. Türkeş’in oğlu’nun ‘Yavaş bize babamızın emanetidir!’ söylemi kenara atılmamalıdır.

Fakat CHP adaylarının her iki şehirde de öne çıkmasında etkili iki faktör vardır. Birincisi, İyi Parti ve HDP’nin desteğidir. Seçimi CHP değil HDP ve İP kazandırmıştır. İkincisi de propaganda dili ve taktiğidir.

Her iki şehirde de adayların vasıfları birikimleri ve projeleri tartışılsaydı AK Parti adaylarının üstünlüğü görülecekti.

Fakat ‘beka meselesi’ne ağırlık verilince özellikle İstanbul’da AK Parti’ye gidecek kimi oylar CHP’ye itilmiş oldu.

‘Beka meselesi’nin Anadolu’da AK Parti’ye kazandırdığını, en azından oylarını korumada etkili olduğunu da söylemeliyiz.

ANKARALILIK VURGUSU ANKARA SEÇİMİNİ BELİRLEDİ

İhsan Aktaş (GENAR genel müdürü)

İstanbul için henüz seçim henüz sonuçlanmadı. Bu nedenle bu konuda yorum yapmak pek doğru olmayacaktır. AK Parti -MHP ittifakı genel itibariyle başarılı olmuştur. Durumu Ankara üzerinden yorumlayacak olursak; Ankara’nın Cumhur İttifakı tarafından verilmesi daha çok aday tercihiyle ilgilidir. Çünkü Ankara halkı bütün ilçelerde AK Parti’yi başarılı kılmıştır. Mecliste ve ilçelerde başarılı olan AK Parti’nin büyükşehirde seçilmeyişi ise “Ankaralılık” meselesinin Ankaralılar tarafından benimsenmesi ile ilgilidir. Mansur Yavaş, Mehmet Özhaseki’den daha başarılı bir kimlik değildir. Muhtemeldir ki “Ankaralılık” vurgusu, Ankara seçiminin kaderini belirleyici etkiye sahiptir.

HDP ve SP’nin rolünü nasıl yorumlarsınız?

Ayşe Böhürler (AK Parti kurucusu-yazar)

Sessiz ve derinden çalıştılar, psikolojik alt zemini güçlendirdiler, söylentiler söylenceler üretme kısmında aktiftiler. Olası değişimde yönetimde onlar olacaktır. Bu Kürt siyasetine HDP’ye de ayrıca uzun vadeli başka bir yol açacaktır. İstanbul, Ankara her iki grup için de siyasetlerini mayalandıracakları imkan sağlayacaktır.

SAADET PARTİSİ DE SORUMLUDUR

HDP’YE HANGİ DİYET ÖDENECEK?

Resul Tosun (AK Parti eski milletvekili-yazar)

İstanbul’da CHP adayının seçilmesinde İP’nin yanı sıra HDP oylarının etkili olduğunda hiç şüphe yok. İtirazlardan sonra CHP adayı yine üstünlüğü elde ederse önümüzdeki 5 yıl içinde HDP’ye hangi diyetin ödeneceği önemlidir!

HDP/PKK militanlarının İstanbul sokaklarında görev yapmayacağının garantisi yoktur!

Eğer CHP adayı küçük bir farkla başkanlığı onaylanırsa Yıldırım’ın seçilmemesinin bir sorumlusu da 103 bin oyu çöpe giden SP olur.

SP tabanı AK Parti’ye en yakın tabandır. SP seçmeni en azından serbest bıraksaydı Yıldırım rahatlıkla seçilebilirdi!

HDP İÇİN BÜYÜK BİR SORUN DOĞDU

İhsan Aktaş (GENAR genel müdürü)

İdeolojik partiler, istedikleri zaman oylarını istedikleri partiye yönlendirebilirler. Güneydoğu’da HDP’nin politikasızlığından dolayı parti kayıp vermiştir. Her seçimde olduğu gibi bu seçimde de HDP’nin kaybı olmuştur. Fakat batıdaki seçmen daha ideolojik bir seçmen olduğu için, özellikle de İstanbul’daki HDP seçmenin yüzde 100’e yakını CHP’ye oy vermiştir. Aslında bu durum, HDP’nin kendisi için de bir sorun ortaya çıkarmıştır. Önümüzdeki 4-5 yıl boyunca HDP’nin oyu yüzde 4 olarak gözükecektir ve bu durumu nasıl aşacaklarını ise gerçekten merak ediyorum.

Bu sonuçlar 2023’ü nasıl etkiler?

NE YAPSALAR AK PARTİ’YE YETİŞEMEZLER

Ayşe Böhürler (AK Parti kurucusu-yazar)

İktidarı değiştirmez. AK Parti toplumu çok iyi okur, refleksi öyle! Kendisini yenileyecektir. Tecrübe, birikim ve icraatlarıyla açık ara muhalefetin çok çok önünde. Ne yaparlarsa yapsınlar yetişemezler.

Resul Tosun (AK Parti eski milletvekili-yazar)

AK Parti gerekli tedbirleri almaz, seçmenin uyarılarına kulak tıkarsa, 2023 seçimleri AK Parti için riskli bir seçim olur!

İSTANBUL’UN KAYBI UYARIDAN DAHA BÜYÜK BİR DURUM

İhsan Aktaş (GENAR genel müdürü)

Baktığınız zaman bu seçim sonuçlarına göre hükümet 2023’e kadar toplumdan vize almış oldu. En azından beka tartışması veya erken seçim ihtimali rafa kalkmış oldu. Siyasilerin kimi durumlarda uyarı alması; Ankara’nın kaybedilmesi ve bazı büyükşehirlerdeki kayıp, bir partinin kendini yenilenmesi için bir fırsata da dönüştürtülebilir. Burada İstanbul’un durumu ise oldukça önemlidir. Bugün henüz kaybedilmemiş görünen İstanbul’un kaybı, uyarıdan daha büyük bir problem gibi görünmektedir.

MHP küçüldü mü?

MHP YERELDE GÜÇLENDİ

Ayşe Böhürler (AK Parti kurucusu-yazar)

Denemez, hele de dünyanın gittiği yeni yerde hiç mümkün değil. Parti olarak bilemem ama milliyetçi düşünce daha da güçlenecektir. Hiçbir şeyin öyle saf kalamayacağı, her şeyin iç içe geçeceği bir yüz yıl var önümüzde. Kesişen kümelere bakılacak.

Resul Tosun (AK Parti eski milletvekili-yazar)

Tam tersine MHP bu seçimlerin en karlı partisi olmuş ve gücünün fevkinde kazanımlar elde etmiştir. Gerek belediyelerde meclis üyesi bakımından gerekse kazandığı il ve ilçeler bakımından MHP küçülmemiş büyümüştür. Aksine MHP’den kopan İP tabanında MHP’ye dönüş yaşanabilir ve MHP daha da büyüyebilir.

Ortak aday gösterilmeyen illerde cumhur ittifakının tarafları -AK parti ve MHP- dişe diş bir rekabete girmiş ve MHP AK Parti’nin elinden Bayburt, Kütahya, Çankırı, Erzincan, Kastamonu, Karabük ve Karaman illerinde belediye başkanlığını alarak kazançlı çıkmıştır.

İhsan Aktaş (GENAR genel müdürü)

MHP küçülmedi. Çünkü FETÖ, güçlü olduğu döneminde İyi Partililerle, yani Milliyetçi Hareket Partisi’ndeki iç muhalefet ile MHP’yi yok edebilirdi. Fakat MHP bu süreçte kurumsal kimliğini muhafaza etmiştir ve AK Parti ile beraber sistem değişikliğini başarmıştır. Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinde de bu iki parti başarılı olmuştur. Bugün MHP küçülmek bir yana yerelde daha çok büyüyerek, gücünü artırarak bu seçimden çıkmıştır.

AK Parti açık ara birinci oldu, fakat en çok eleştirildi. Enteresan değil mi?

AK PARTİ EN ÇOK ELEŞTİRİLDİĞİ DÖNEMLERDE İKTİDAR OLDU

Ayşe Böhürler (AK Parti kurucusu-yazar)

AK Parti’nin içinde -kurulması öncesinden başlayarak- eleştirmeyi seven, bunu bir kimlik, adeta bir varoluş amacı haline getiren çok insan var. Bunlara alışık olduğu gibi bu eleştirilerle güçlenir. En çok eleştirildiği dönemlerde iktidar oldu. Eleştirenlere karşı kendini ispata çalışıp laf dalaşına girmektense işine bakar, vazifesini yapar. Yüzü eleştirenlere değil halka dönüktür. Bu olduğu sürece hep ayakta kalacaktır.

Resul Tosun (AK Parti eski milletvekili-yazar)

Değil, çünkü İstanbul ve Ankara’yı kaybetmek seçimleri kaybetmekle eş değerdedir.

Hele İstanbul’un simgesel bir üstünlüğü vardır. İstanbul’u alan Türkiye’yi alır mottosu önemlidir.

CHP’nin oyları artmamıştır ama İstanbul ve Ankara’yı almak morallerini yükseltmiştir.

AK Parti’nin oy oranında düşüş yoktur bu bir başarıdır ama simgesel değeri olan İstanbul’u bir oy farkla bile kaybetse moralleri olumsuz etkiler.

KAZANANLAR ARTIK YÜZDE 50 İLE KAZANACAK

İhsan Aktaş (GENAR genel müdürü)

Türkiye’de rekabet yüzde 50’ye çıkınca Türkiye genelinde yüzde 45 oy alıp ve İstanbul, Ankara veya Antalya’da yüzde 49’a yakın oy alıp kaybetme durumu olabiliyor. Bu durum, yeni sistemin bir cilvesi olarak değerlendirilebilir. Muhtemelen bundan sonraki seçimlerde de kazananlar yüzde 50’lerle kazanacak, kaybedenler ise yüzde 49’larla kaybedecektir. yüzde 49 ile kaybedildiğinde ise eleştiri konusu olabileceklerdir.

Adaylar kabul görmedi mi?

Ayşe Böhürler (AK Parti kurucusu-yazar)

Sebepler arasında etkili olabilir ama tek başına etken değil.

Resul Tosun (AK Parti eski milletvekili-yazar)

Bence AK Parti’nin İstanbul adayı en isabetli aday idi. Aday kabul gördü ama aday kendini anlatamadı, projelerini anlatamadı. Buna bir de karşı taraftaki ittifak eklenince bu netice ortaya çıktı.

Ankara için de AK Parti adayı kaliteli bir adaydı ama Ankara balası, propagandası, karşı ittifak ve Yavaş’ın ülkücü kökenli olması Özhaseki’nin dezavantajıydı.

Bence bütün siyasi partiler aday belirleme yöntemini gözden geçirmeli ve tabana dayalı bir sisteme –üyelerin katılacağı resmi ön seçim- yönelmelidir.

Çünkü partilerin seçim kaybettikleri ve kazandıkları bölgelerdeki en büyük faktör adayın seçmen tabanındaki karşılığıyla alakalıdır.

İhsan Aktaş (GENAR genel müdürü)

İstanbul için bunu söylemek doğru değildir. Fakat muhalefet partilerinin tamamı yani CHP’li, İyi Partili ve HDP’li seçmen oy verme konusunda kararlıydı. Buna karşılık iktidar tarafındaki seçmen daha kararsızdı ve seçmenin acabaları vardı. Karasızlıkları ve acabaları olan seçmenler ise iktidar kanadı ve MHP tarafından zaman içerisinde motive edilmiştir.

Ekonomik operasyonlar bu sonuçta etkili oldu mu?

SEÇİMİN ANAHTAR KELİMESİ EKONOMİ İDİ

Ayşe Böhürler (AK Parti kurucusu-yazar)

Ekonomi bu seçimin anahtar kelimesiydi.  Ama tek başına etkili olduğunu düşünmüyorum. İnsanları bir partiye oy vermeye iten en az  4-5 başlık altında toplanabilecek etken var. Bunlardan sadece birisi ekonomik sebeplerin de dahil olduğu hayat kalitesidir.

Resul Tosun (AK Parti eski milletvekili-yazar)

Elbette ekonomik gelişmeler seçmen üzerinde etkilidir. Muhalefetin seçim boyunca AK Parti’yi en çok eleştirdiği hususlardan biri ekonomi olmuştur.

Buna rağmen AK Parti 2014 yerel seçimlerindeki yüzde 45 oyunu korumuştur. Seçmen ince bir ayar yaparak alabilen her siyasetçiye anlamlı mesajlar vermiştir!

İhsan Aktaş (GENAR genel müdürü)

Ekonomi her zaman seçimlerde belirleyici etkiye sahip olmuştur. Ekonomi seçimleri kazandırır ve kaybettirir. Yakın dönemde yaşanan ekonomik durgunluğa rağmen Cumhur İttifakı’nın seçim performansı ise sonuç olarak başarılıdır.

 

 

 

 

Etiket /