Şair, yazar ve mütefekkir Necip Fazıl Kısakürek, doğumunun 115, vefatının 36. yılında Eyüp Mezarlığındaki mezarı başında anıldı.
Anma etkinliği, Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesi, Şemsiye Derneği, Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) ve Doğu Fikir Ocakları iş birliğiyle gerçekleştirildi.
Necip Fazıl Kısakürek’in sevenlerinin yanı sıra birçok şair ve yazarın katıldığı etkinlikte, Kur’an-ı Kerim okundu ve dualar edildi.
Eyüpsultan Belediye Başkanı Deniz Köken, burada yaptığı konuşmada, İstanbul’a ilk defa Kısakürek’in cenazesinin olduğu gün geldiğini söyledi.
Gençlerin anma etkinliğine olan ilgisinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Köken, “Kendisini görmeyenler bile bugün onun eserleriyle kendilerine bir nüve buluyorlarsa, bu önemli bir iz bıraktığını gösterir. Geçen gün, ‘Güzel insanlar mutluluk getirir, kötü insanlar ders verir, mükemmel insanlar da iz bırakır.’ diye bir yazı okudum. Hem hayattayken hem ahirete göç ettikten sonra iz bırakan mükemmel insanlar var bu ülkede hamdolsun.” diye konuştu.
“Tarih boyunca kahramanlarımız eksik olmamıştır”
TYB İstanbul Şubesi Başkanı Mahmut Bıyıklı, Nurettin Topçu’nun “Büyük mezarların üstünde büyük vatanlar vardır. Büyük ölüleri olmayan milletler ebedi olamazlar.” sözünü hatırlatarak, “Biz büyük ölülerin büyük dirileri büyüttüğü bir milletiz. Tarih boyunca hiçbir devirde kahramanlarımız eksik olmamıştır. Bu kahramanlar yalnız savaş alanında değil, hayatın her alanında onlar hep önde ve önder olmuşlardır. Bazen ellerinde kılıç, bazen kalem vardır. Bazen hedeflerinde ulu bir rüya, bazen dillerinde mübarek bir dua vardır.” ifadelerini kullandı.
Bu şahsiyetlerin milletin gönlünde ayrı bir yeri olduğuna işaret eden Bıyıklı, Necip Fazıl Kısakürek’in çetin dönemeçlerden geçilen bir dönemin kahramanı olduğunu dile getirdi.
Bıyıklı, Kısakürek’in yorulmayan bir yapısı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Necip Fazıl kendi nesline, Müslüman insanın bir davası olması gerektiğini hatırlattı ve mücadele yollarını gösterdi. Tarihini sahte kahramanlardan temizlemek için hakikaten yılmaz bir mücadele örneği verdi. Hakk’ın davasına talip olmak, bedel ödemek ister. Bedeli ödenmiş bir hayattan süzülenleri yazdı. Bunun için de sözü, kulağı olanları diriltecek bir özelliğe sahipti. O, gençler için her zaman bir kahraman, her zaman bir ufuk açıcı oldu.”
“Böyle insan belki 500 belki bin yılda gelir”
Necip Fazıl’la 13 yıl birlikte olan siyasetçi Yaşar Karayel, Necip Fazıl’ın, ömrünün büyük çoğunluğunu davasına, inancına, Türkiye’nin bekasına harcadığının altını çizdi.
Kısakürek’in büyük bir şair ve aksiyon adamı olduğuna vurgu yapan Karayel, “Necip Fazıl iyi anlaşılmalı, iyi öğrenilmeli ve gelecek nesillere düzgün anlatılmalıdır. O sadece ‘Kaldırımlar’ın, ‘Çile’nin şairi değil davasının şairidir. Necip Fazıl bir kültür adamıdır. O kendisiyle ve nefsiyle barışık değil, ülkesiyle, milletiyle ve davasıyla barışık bir adamdır.” dedi.
Yazar Kazım Albayrak, İslam’ın zihinsel parçalanmayı kabul etmediğini vurgulayarak, Necip Fazıl’ı yüzyılları kapsayan bir muhasebe yaptığı değerlendirmesinde bulundu.
Yazar Muzaffer Doğan da Necip Fazıl Kısakürek’in cenaze gününden bahsederek, “Üstat, şiirin, tefekkürün, davanın zirvesi. Böyle insan belki 500 belki bin yılda gelir.” dedi.
Salih Mirzabeyoğlu ve Hilmi Oflaz’ın kabirlerinin de ziyaret edildiği etkinliğin ardından Kaşgari Dergahı’nda düzenlenen iftar yemeğine geçildi.
Yorum ekle