Kültür

Çevirileriyle yaşayan yazar: Sabahattin Eyüboğlu

Yazar, akademisyen ve çevirmen Sabahattin Eyüboğlu, vefatının 46. yılında anılıyor. Akçaabat’ta 1909’da dünyaya gelen ve aynı zamanda ressam Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun ağabeyi olan Eyüboğlu, ilköğrenimini Kütahya’da tamamladı. Eyüboğlu, Trabzon Lisesi’nde son sınıf öğrencisiyken, öğretim üyesi yetiştirmek amacıyla açılan sınavı kazanıp Fransa’ya giderek Dijon, Lyon ve Paris üniversitelerinde, filoloji, edebiyat ve estetik alanlarında lisans eğitimi aldı. […]

Yazar, akademisyen ve çevirmen Sabahattin Eyüboğlu, vefatının 46. yılında anılıyor.

Akçaabat’ta 1909’da dünyaya gelen ve aynı zamanda ressam Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun ağabeyi olan Eyüboğlu, ilköğrenimini Kütahya’da tamamladı.

Eyüboğlu, Trabzon Lisesi’nde son sınıf öğrencisiyken, öğretim üyesi yetiştirmek amacıyla açılan sınavı kazanıp Fransa’ya giderek Dijon, Lyon ve Paris üniversitelerinde, filoloji, edebiyat ve estetik alanlarında lisans eğitimi aldı.

İngiltere’de İngiliz dili ve edebiyatı üzerine araştırmalar da yapan Eyüboğlu, İstanbul Üniversitesi (İÜ) Fransız Dili ve Edebiyatı bölümünde 1933’te doçent olarak akademik kariyerine başladı.

Yazıları 4 döneme ayrılıyor

Yazmaya 1930’larda başlayan Eyüboğlu, “Hakimiyet-i Milliye”, “Tan”, “Cumhuriyet”, “İnsan”, “Yaprak”, “Varlık”, “Yeni Ufuklar”, “Ülkü” gibi gazete ve dergilerde yazılar yazdı.

Eyüboğlu ile birlikte Orhan Veli Kanık, Nurullah Ataç ve Melih Cevdet Anday’ın çıkardığı “Tercüme” dergisinin ilk sayısı 19 Mayıs 1940’ta okuyucuyla buluştu.

Kendi denemelerinin yanı sıra dünyaca ünlü birçok yazardan çeviriler yayımladıkları dergi, 87 sayı olarak 1966’ya kadar yayın hayatına devam etti.

Çok geniş bir yelpazede kaleme aldığı yazıları 1933’ten 1939’un sonuna uzanan İstanbul, 1940’tan 1947’ye kadar Ankara, 1947-1952 arası Paris mektupları ve 1957-1973 arası olmak üzere 4 döneme ayrılan Sabahattin Eyüboğlu’nun asıl etkili ve verimli dönemi 1940’larda başladı.

Michel de Montaigne’den Ömer Hayyam’a, Paul Valery’den William Shakespeare’e kadar pek çok yazarın eserini Türkçeye çeviren Eyüboğlu, kısa metrajlı filmlerin yanı sıra eski Anadolu uygarlıkları üzerine belgesel filmler hazırladı.

Farklı üniversitelerde ders verdi

Eyüboğlu, Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü’nde 1943-1947 arasında kültür tarihi dersleri verdi ve bu arada Hasan Ali Yücel tarafından kurulan tercüme bürosunda 1939’da başladığı görevini 1947’ye kadar sürdürdü.

Aynı yıl gittiği Fransa’dan 1948’de dönen yazar, 1950-1960 arasında İÜ Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde karşılaştırmalı Türk-Fransız edebiyatı, 1951-1958 arasında İstanbul Teknik Üniversitesi ve İstanbul Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksekokulu’nda sanat tarihi dersleri okuttu.

Yazar, 1950’lerin sonlarında yazılarında emperyalizm ve kültür ilişkileri sorununa ağırlık verirken, Türk kültürü konusunda Halikarnas Balıkçısı ve Azra Erhat’la birlikte yeni bir Anadoluculuk görüşü getirdi.

Ankara’da eğitim müfettişliği ve Talim Terbiye Kurulu üyeliği de yapan Sabahattin Eyüboğlu, 27 Mayıs 1960 darbesinden sonra üniversitedeki görevinden alınan ve “147”ler olarak bilinen 147 akademisyen arasında yer aldıysa da görevlerinin iadesinden sonra İstanbul Teknik Üniversitesi’ndeki öğretim üyeliğine devam etti.

Kitaplarıyla ve belgeselleriyle birçok ödül alan Eyüboğlu, 13 Ocak 1973’te kalp krizi nedeniyle vefat etti ve Merkezefendi Mezarlığı’na defnedildi.

Eserleri:

“Avrupa Resminde Gerçek Duygusu”, “Fatih Albümüne Bir Bakış”, “Saklı Kilise”, “Şiirle Fransızca”, “Mavi ve Kara”, “Yunus Emre’ye Selam”, “Yunus Emre”, “Avrupa Resminde Gerçeklik Duygusu”, “Sanat Üzerine Denemeler”, “Pir Sultan Abdal”, “Köy Enstitüleri Üzerine”, “Diyelim Söz Arasında”, “Kırkpınar”

Belgeselleri:

“Hitit Güneşi”, “Siyah Kalem”, “Karanlıkta Renkler”, “Anadolu’da Roma Mozaikleri”, “Nemrut Dağı Tanrıları”, “Ana Tanrıça”, “Anadolu Yolları”, “Eski Antalya’nın Suları”, “Surname”, “Karagöz’ün Dünyası”, “Yaşamak İçin”