Haber

‘Türkiye elçisini İsrail’den çekerek ABD’ye tavrını gösterdi’

Uluslararası hukukçu Prof. Dr. John B. Qigley, “Filistin meselesinde Türkiye ve diğer İslam ülkeleri birlikte hareket etmeli. Türkiye elçisini İsrail’den çekerek ABD’nin Kudüs kararı karşısında tavrını gösterdi. Diğer ülkeler de üstlerine düşeni yapmalıdır.” dedi. Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ) Uluslararası Hukuk Araştırmaları Merkezi ve Yeryüzü Adalet ve İnsan Hakları Derneği (YAİDER) tarafından düzenlenen konferansta konuşan Prof. Dr. John B. Qigley, Filistin’deki […]

Uluslararası hukukçu Prof. Dr. John B. Qigley, “Filistin meselesinde Türkiye ve diğer İslam ülkeleri birlikte hareket etmeli. Türkiye elçisini İsrail’den çekerek ABD’nin Kudüs kararı karşısında tavrını gösterdi. Diğer ülkeler de üstlerine düşeni yapmalıdır.” dedi.

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ) Uluslararası Hukuk Araştırmaları Merkezi ve Yeryüzü Adalet ve İnsan Hakları Derneği (YAİDER) tarafından düzenlenen konferansta konuşan Prof. Dr. John B. Qigley, Filistin’deki olayların uluslararası boyutunu değerlendirdi.

İkinci Dünya Savaşı sırasında Naziler’e karşı mücadele eden Varşova Yahudileri’ni hatırlatan Prof. Dr. Qigley, Filistinlilerin yaşadığı durumun Varşova Yahudileri ile aynı olduğunu ama onlara sahip çıkma konusunda aynı tavrın sergilenmediğini söyledi.

Qigley, ülkesini eleştirerek, şöyle konuştu:

“ABD hükümeti, benim ülkemin hükümeti, Gazze şeridindeki durumu Varşova’daki Yahudilerin durumu gibi görmüyor. Biliyorsunuz, 48 saat içerisinde ABD hükümeti, ‘Gazze’de öldürülenler aslında Hamas’ın kötü politikası sonucu öldürüldü.’ dedi. Trump yönetimi, İsrail ordusunu suçlamıyor bu cinayetler için. Bu durum aslına bakarsanız uluslararası hukukun askeri işgallerle olan bağına da dikkati çekmekte. Kanuna baktığımızda aslında savaş zamanı bir işgal anlamında bunu kullanıyoruz.”

“İnsanların direniş hakkı var”

İsrail’in uyguladığı politikanın “işgal” olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Qigley, durumun bir savaş hali olduğunu bu nedenle insanların direniş hakkının bulunduğunu söyledi.

İsrail’in Lahey Barış Sözleşmesi’ne uymadığına dikkati çeken Qigley, muazzam bir ihlalin söz konusu olduğunu ve Gazze halkının çok kötü şartlarda yaşamasına sebep olduğunu, bu nedenle de protestoların haklı olarak ortaya çıktığını ifade etti.

Prof. Dr. Qigley, ABD yönetimi bu durumu Hamas yönetimine bağlasa da aslında kötüleşen durumun İsrail’in işgalci politikası yüzünden olduğunu belirtti. 1948 yılında yerinden edinilen Filistinlilerin yurtlarına geri dönme hakları olduğuna işaret eden Prof. Dr, Qigley, şöyle konuştu:

“Şu anda sınırda yaşanan şey bununla ilgili. İsrailliler ‘Biz sınırlarımızı koruyoruz.’ diyorlar. Fakat aslında bakarsanız, bu insanlar evlerinden, yurdundan edilmiş insanların torunları, çocukları, torunlarının torunları. Talep ettikleri şey, yurtlarına geri dönüş hakkı. Gazze kısmında yaşayan insanların yasal bir hakkı bulunmakta. Bu insanlar, yurtlarına dönme hakkına sahipler. İsrail yasal durumu çarpıtıyor ve bu hakkı ihlal ediyor. Uluslararası hukuk uyarınca, nüfus ya da bir grup insan yerinden edilmişse oraya geri dönme hakkı bulunmakta. Bu bağlamda bakıldığında daha ağır bir durum olduğunu görüyoruz.”

“BM sorumluluk üstlenmedi”

Qigley, yerinden edilme konusunun 1930’larda başladığını, İsrail’in devlet ilan edilmesinden sonra bunun hızlandığını ifade etti.

Birleşmiş Millerler (BM) Genel Kurulu’nun, Aralık 1948’de Filistinlilerin yurduna geri dönme hakkı olduğuna yönelik karar aldığını hatırlatan Prof. Dr. Qigley, “Aslına BM’nin daha büyük sorumluluk taşıdığına inanıyorum. Bir çözüm bulmak için ellerinden geleni yapmaları gerekirken hiçbir şey yapmadıkları gibi İsrail’in neler yapması gerektiği konusunda da açıklık kazandırmadılar. Filistinlilerin vatanlarına geri dönme hakkı konusunda BM gerekli sorumluluğu üstlenmedi. Hatta İsrail’in hukuksal görevlerini bile net şekilde dile getirmedi.” ifadelerini kullandı.

Filistin meselesinde Türkiye ve diğer İslam ülkelerinin birlikte hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. John B. Qigley, “Türkiye elçisini İsrail’den çekerek ABD’nin Kudüs kararı karşısında tavrını gösterdi. Diğer ülkeler de üstlerine düşeni yapmalıdır. İsrail’in ördüğü duvar yasa dışı, savaş yanlısı, bölücü tabloyu destekliyor. Uluslararası kuruluşlar buna hiçbir çözüm bulmuyor.” diye konuştu.